Geçtiğimiz günlerde BBC tarafından paylaşılan bir haberde, İngiltere İçişleri Bakanı Yvette Cooper’ın göçmenlik politikasında köklü değişiklikler içeren bir taslak çalışması hazırladığı duyuruldu. Henüz resmi olarak yayımlanmamış bu belge, net göç rakamlarını düşürmeyi hedefliyor.
Ancak bu noktada altını çizmekte fayda var: Bu bir tekliften ibarettir, yani ne yürürlüğe girmiş bir yasa var ne de kesinleşmiş bir düzenleme. Dolayısıyla, özellikle süresiz oturum süresinin 10 yıla çıkarılacağı iddiası dahil olmak üzere, kamuoyuna yansıyan bilgilerin bir kısmı henüz sadece siyasi söylem düzeyindedir.
ILR için Süre Uzatımı: 5 Yıl Yerine 10 Yıl mı Olacak?
Hâlihazırda birçok göçmenlik rotasında süresiz oturum (ILR) başvurusu, İngiltere’de yasal olarak 5 yıl kesintisiz yaşadıktan sonra yapılabiliyor. Bu taslak çalışmada yer aldığı iddia edilen düzenlemeye göre ise bu sürenin bazı göçmen grupları için 10 yıla çıkarılması düşünülüyor.
Böyle bir değişiklik, İngiltere’de uzun vadeli planlar yapan bireyler ve aileler için ciddi belirsizlik yaratabilir. Çalışma vizeleri, aile birleşimi ya da bağımlı vizeler üzerinden yaşam kuran binlerce insanı etkileyebilir.
Ama tekrar edelim: Bu henüz sadece bir fikir önerisidir. Ne Parlamento gündeminde bir yasa tasarısı var ne de uygulamaya geçmiş bir mevzuat.
Diğer Öne Çıkan Değişiklikler
Taslağın içeriği netleşmemekle birlikte medyaya yansıyan bazı başlıklar şöyle:
Yerel İşgücüne Öncelik: İşverenlerin, yurtdışından sponsorlu çalışan getirmeden önce İngiltere içinden personel arayışında bulunduklarını kanıtlamaları gerekecek.
Risk Bazlı Vize İncelemeleri: Pakistan, Nijerya, Sri Lanka gibi ülkelerden gelen başvurulara daha sıkı denetimler uygulanabileceği konuşuluyor. Buna kısmen Türkiye de eklenebilir, zira Türkiye’den iltica başvurularında son yıllarda ciddi bir artış gözleniyor.
İngilizce Dil Seviyesi: Özellikle çalışma vizelerinde, mevcut GCSE seviyesinin üzerine çıkılması, yani daha yüksek dil yeterliliği istenmesi söz konusu olabilir. Ancak görüştüğüm bazı bakanlık çalışanları böyle bir çalışmanın yapılmadığını dolayısıyla dil seviyesinde bir değişiklik olacağına ihtimal vermediklerini belirtiyorlar.
Aile Hayatı Hakkı’nın Gözden Geçirilmesi: Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 8. maddesi çerçevesinde verilen bazı göçmenlik kararlarının sınırlandırılması hedefleniyor.
Bana Göre…
Bana göre, göç yönetimi tabii ki önemlidir. Bu konuda ters düşmek mümkün değil. Ancak göçmenlik sistemi yeniden şekillendirilirken, bunun sadece rakamlar üzerinden değil, aynı zamanda insan hikâyeleri üzerinden değerlendirilmesi gerekir.
Bir ülkede kalıcı düzen kurmak isteyen bireylerin ve ailelerin önüne sürekli artan belirsizlikler koymak, yalnızca o kişileri değil, ülkenin uluslararası itibarını da etkiler. İngiltere hâlâ dünya çapında yetenekli profesyonelleri, öğrencileri ve girişimcileri cezbetmek isteyen bir ülke olmalı.
Reform düşünülüyorsa, bu reformlar hukuka uygun, insani ve öngörülebilir olmalıdır.
Takipte Kalmak Önemli
Henüz herhangi bir resmi düzenleme yayımlanmadı. Bu nedenle sürecin her adımını dikkatle takip etmekte fayda var. Mevcut başvurularınız varsa ya da gelecekteki planlarınıza yön vermek istiyorsanız, güvenilir kaynaklardan bilgi almanızı öneririm.
Taslağın yayımlanmasıyla birlikte daha net bir tablo ortaya çıkacak. O zamana kadar paniğe kapılmadan, ama bilinçli şekilde gelişmeleri izlemek gerekiyor.