Son 2 haftadır ara verilen dosyaların incelenmesine, 1 Haziran Pazartesi itibarıyla yeniden başlandığını müjdeleyebilirim. Peki, acaba Ankara Anlaşmasında neler oluyor veya ne olacak?
7 Mayıs seçimlerinden sonra işbaşı yapan muhafazakar parti, tek başına iktidara gelmenin verdiği güçle, göçmenlik sorunu üzerine tüm güçleriyle gideceklerinin işaretlerini vermeye başladı. Bir başka ifade ile, Ankara Anlaşmasında mahkeme hakkının kaldırılmasıyla başlanan süreç hızlanarak artacak, yeni yeni kısıtlamalar söz konusu olabilecektir.
Görüştüğüm üst düzey yöneticilere göre, Ankara Anlaşmasında işini gerçekten yapanların ve para kazanıp vergi ödeyenlerin korkmalarına gerek yok. Sonuçta katma değer üretip, vergi ödedikleri için ve hatta bazıları eleman istihdam ettikleri için, ne şimdi ne de ilerde sorun yaşayacakları düşünülmüyor.
Ancak, iş yapıyor gibi görünüp, gerçekte bir işyerinde eleman olarak çalışanların sorun yaşayabilecekleri söyleniyor. İçişleri Bakanlığı, iş yapmayıp işçi olarak çalışanların belirlenmesi için katı bir izleme politikası izleyecektir. Hatta, süresiz oturum izni veya vatandaşlık almış olsalar bile, göçmenlik statüsünü hileyle elde ettikleri ileri sürülerek, vizeleri veya hatta vatandaşlıkları iptal edilebilecek. Buradan, bir kez daha ortalık yerde, övünülecek bir iş yapmış gibi herkese açık açık, gerçekte iş yapmadıklarını ve uydurma evraklarla vizelerini aldıklarını söyleyenlerin hedef tahtasında olabileceklerin belirtmek isterim.